Kök hücre nakli konusunda deneyimli kadromuzdan oluşan doktor ekibi, afarez ve kök hücre dondurma konusunda deneyimli biyolog, konusunda deneyimli hemşire ve personelden oluşan merkezde 20 adet hasta yatağı bulunmaktadır.
İlik nakli; lösemi, lenfoma ve bazı genetik kan hastalıklarında hayat kurtarıcı bir tedavi yöntemidir. Hastanın sağlıklı bir geleceğe kavuşabilmesi için uygun donörden alınan kök hücreler, kemik iliğine nakledilerek yeni ve sağlıklı kan hücrelerinin üretilmesi sağlanır. Bu süreç, uzman hekimlerimizin titiz takibiyle gerçekleştirilen, yüksek başarı oranına sahip bir tedavi seçeneğidir.
Kemik İliği ve Hematopoetik Kök Hücre Nedir?
Kemik iliği, kemiğin içinde bulunan kan ve kök hücrelerin bulunduğu yerdir. Kök hücreler, ‘alyuvarlar, akyuvarlar ve trombositleri’ oluşturur.
Kemik İliği Nakli Nedir?
Bazı kötü veya iyi huylu kan, lenf bezi ve kemik iliği hastalıklarında hastalara yeterli ve iyileştirici dozda ilaçları verebilmemizi sağlar. Yüksek dozda ilaç verildiğinde hastada uzun süre kan hücreleri yapılamaz. Bu sırada hastalar kanama ve enfeksiyondan dolayı hayatlarını kaybedebilirler. Kemik iliği nakli bu süreyi kısaltarak hastaların iyileştirilmesini sağlar.
Kemik iliği naklinde kök hücreler nereden elde edilir?
Üç tip kemik iliği nakli vardır:
Otolog Kemik İliği nakli Nasıl Yapılır?
Hastaya öncelikle hastalığını yok etmek için uygun tedavi verilir. Bundan sonraki aşamada hastalığın tekrarlamasını önlemek için bazı ilaçlar verilerek kök hücreleri toplanır ve dondurulur. Sonra hastaya hastalığının kalan hücrelerini yok etmek için yüksek dozda ilaç tedavisi verilir. Yüksek doz ilaç tedavisinin ardından saklanan sağlıklı kök hücreler hastaya geri transfer edilir.
Otolog naklin riskleri var mıdır?
Hastalar genellikle tedaviyi iyi tolere ederler. Hastanın kendisinden kök hücre alındığından tehlikeli olan problemler bu hasta grubunda çok az görülür. Yüksek dozda verilen ilaçlardan dolayı bulantı, kusma, ishal, saç dökülmesi gibi tedavinin ardından düzelebilen problemler görülebilir.
Allojenik Kemik İliği Nakli Nasıl Yapılır?
Hastaya öncelikle hastalığını yok etmek için uygun tedavi verilir. Hasta ile doku grupları uygun olan kardeş veya akraba dışı vericiden kök hücre toplanır. Bu sırada hastaya hastalığının kalan hücrelerini yok etmek için yüksek dozda ilaç tedavisi uygulanır. Sonra vericiden toplanan hücreler hastaya verilir. Kök hücreyi veren kardeş veya akraba dışı vericiler için hiçbir risk yoktur. Kan bankasında kan bağışlamaya benzer. Önerilen kök hücreler kısa sürede vücutta yerine konulduğu için herhangi bir hastalık veya bozukluk görülmez.
Allojenik naklin riskleri var mıdır?
Tamamen sağlıklı kök hücreler nakledildiği için hastalığın tekrarlama riski çok düşüktür. Kardeş ve doku grupları tam uyumlu olsa bile, bağışıklık sistemleri birbirine uyum sağlamayabilir. Vericinin bağışıklık hücreleri kök hücreyi alan kişinin organlarına tepki verebilir. Karaciğer, deri ve bağırsaklarında hastalığa neden olan ‘Graft Versus Host’ hastalığı görülebilir. Bu durum tedavi edilmelidir.
Kök hücreler nasıl toplanır?
Kemik iliğinden alınabilmekle birlikte günümüzde artık nadiren uygulanmaktadır. Halen koldaki damarlardan veya boyun bölgesindeki damara kateter takılarak ‘aferez’ cihazları ile kök hücreler toplanmaktadır. Hasta veya verici (Donör) uyutulmadan kök hücreleri toplanır.
Nakil öncesi hastalar ve kök hücre vericilerine hangi testler yapılır?
Hasta ve vericilere; kan, idrar, akciğer, kalp, karaciğer, sarılık, enfeksiyon tetkikleri yapılır. Bunların sonuçlarına göre karar verilir. Hastanın diş muayenesinde saptanan çürük gibi problemleri varsa tedavi edilir. Özellikle akciğer ve kalp hastalıkları yönünden araştırılır. Karaciğer ile ilgili sorunları çözülür. Hastanın psikolojik açıdan uygun olup olmadığına bakılır. Gerekli destek tedavileri uygulanır. Hasta kök hücre nakli hakkında bilgilendirilir. Hasta kendi rızası ile kabul ettikten sonra hastalığına ve durumuna göre tedavisine başlanır.
Kök hücreler nasıl toplanır?
Hasta veya donörlere kateter takılır. Kök hücreyi kemik iliğinden çıkarıp damarlarda dolaşmasına sağlayan kemoterapi veya onların hızlı artmasını sağlayan ilaçlar verilir. Uygun zamanda aferez cihazı denilen, onları tanıyıp ayırt eden cihazlarla kök hücreler hastadan veya vericiden toplanır.
Kemik iliği naklinde kök hücreler neden dondurulur?
Hasat edilen kemik iliği kök hücreleri hemen verilebilir veya ihtiyaç durumunda kullanılmak üzere dondurularak saklanır. Dondurma işlemi en az -80 °C’de yapılır. Hücre bu derecede saklandığı zaman tüm işlevleri sağlıklı kalacak şekilde yeteneğini kaybetmeden durmuş olarak korunur. Kök hücre eritildiği zaman hücrenin sistemi kaldığı yerden çalışmaya devam eder. Genelde -196 °C’de saklanır. Bu teknik kriyoprezervasyon olarak adlandırılır. Kök hücreler uzun yıllar boyunca bu teknik yardımıyla saklanabilir.
Periferik kan kök hücreleri nakil için nasıl elde edilir?
Halen dünyada en sık kullanılan kök hücre toplama yöntemidir. Vericinin dolaşan kanındaki kök hücreler aferez adı verilen yöntemle toplanır. Vericilerin kan bankalarından kan bağışlamasına benzeyen bir yöntemdir. Aferez ünitesinde verici veya hastanın kök hücreleri toplanır. Bu işlem kişiye göre 2-4 saat arasında gerçekleştirilir. Toplanan kök hücreler sayıldıktan sonra alıcıya verilene kadar dondurulur. Aferez nadiren geçici baygınlık, ürperme, dudaklarda uyuşma ve ellerde kramp gibi yan etkilere neden olabilir.
Kök hücreler hastaya nakledildikten sonra ne olur?
Kan dolaşımına girdikten sonra, kök hücreler akyuvarları, alyuvarları ve trombositleri yapmak üzere kemik iliğine yerleşir. Bunların kan üretmesi nakilden sonra 2-4 hafta içerisinde gerçekleşir. Bağışıklık sisteminin tam olarak iyileşmesi nakile göre değişir. Otolog nakil alıcılarının birkaç ay; allojenik nakil olan hastaların ise 1-2 yıl içerisinde iyileşme süreci tamamlanır.
Kemik iliği nakli hangi hastalarda uygulanır?
Kemik iliği naklinden sonra yaşam nasıl olur?
Hastaneden taburcu olduktan sonra, düzelme allojenik nakil yapılan hastalarda 1 yıl, otolog nakil yapılanlarda 2-4 ay devam eder. Nakilden sonra hasta 6 ay süre ile tam gün çalışmak üzere işinin başına dönemez. İlk birkaç hafta hasta kendini çok halsiz hissedebilir, bu dönemde ayağa kalkmalı ve ev çevresinde yürümelidir. Hastaya çıkarken, yiyecek, içecek konusunda dikkat etmesi gerekenler, gelme zamanı, kontrolü ve ne yapması gerektiği detaylı olarak anlatılır.
Tıbbi İlgi Alanları;
Prof. Dr. Şebnem İzmir Güner, 1970 yılında İstanbul’da doğmuş ve tıp alanında kariyerine ilk adımlarını İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde atmıştır. 1987-1993 yılları arasında burada lisans ve tıp eğitimini başarıyla tamamlayan Güner, 1995-2000 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde iç hastalıkları uzmanlık eğitimini almıştır. Hematolojiye olan ilgisini daha da derinleştiren Prof. Dr. Güner, 2003-2006 yılları arasında yine Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde hematoloji yan dal eğitimini tamamlamış ve bu alandaki uzmanlığını pekiştirmiştir.
Prof. Dr. Güner’in mesleki yolculuğu, 2000-2003 yılları arasında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde dahiliye uzmanı olarak başlamıştır. 2006-2010 yılları arasında aynı hastanede Hematoloji Kliniği’ni kurmuş ve sorumlu hekim olarak görev yapmıştır.
Prof. Dr. Şebnem İzmir Güner’in bilimsel katkıları, uluslararası hakemli dergilerde yayınlanmış 19’un üzerinde makale ile tanınmaktadır. Ayrıca, ulusal hakemli dergilerde yayınlanmış 18’in üzerinde makalesi ve ulusal bilimsel toplantılarda sunulan ve bildiri kitaplarında basılan 51 bildirisi bulunmaktadır. Toplantılarda sunulan ve bildiri kitaplarında yayınlanan 18’in üzerinde bildirisi ile de akademik dünyada adından söz ettirmiştir. Yurtiçi hematoloji derneklerinde yönetim kurullarında yer alan ve aktif üyelikleri bulunan Güner, üniversite ve kongrelerde kendisine verilmiş 3’ten fazla ödül ile başarısını taçlandırmıştır. Hematoloji alanında genç doktorların yetişmesine katkıda bulunmuş, araştırma görevlisi doktorlara ve öğrencilere eğitimler vermiştir.
Tıbbi İlgi Alanları;
Uzman Doktor Toluy Özgümüş, İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 2008 yılı mezunu olup, iç hastalıkları uzmanlık eğitimini 2009- 2013 yılları arasında Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesnde tamamlamıştır. Hematoloji yandal uzmanlık eğitimini 2014-2017 yılları arasında Marmara Üniversitesi Hematoloji Bilim Dalı’nda almıştır.
2019-2023 arasında Sancaktepe Şehit Prof Dr İlhan Varak Eğitim veAraştırma Hastanesi’nde çalışmıştır.
Ön planda pıhtılaşma bozuklukları (trombofili) olmak üzere kanama ve pıhtılaşma bozuklukları alanında tecrübeli olup, 1000’den fazla hastanın teşhis ve tedavisi ile ilgilenmiştir.
Pandemi döneminde İstanbul Anadolu yakası’nın pandemi hastanesinde görev aldığından Covid-19 enfeksiyonunun hematolojik bulguları ve hematolojik hastalıklarda Covid-19 enfeksiyonunun yönetimi ile ilgili yoğun tecrübeye sahiptir.
Polisitemia Vera ve Esansiyel Trombositoz gibi myeloproliferatif hastalıkların teşhisinde, sıklıkla karışan diğer sebeplere bağlı kan hücresi yüksekliklerinden ayrımında ve tedavilerinde yüzlerce hasta tecrübesi mevcuttur.
Multiple myelom, akut ve kronik lösemiler, lenfomalar ve histiyositozlar gibi nadir hematolojik kanserlerin tanı ve tüm tedavi süreçleri ile kemik iliği naklinde tecrübe sahibidir.
Hastanemiz, uluslararası kabul görmüş standartlara uyumu ile JCI akreditasyon belgesine sahip dünyadaki önemli sağlık organizasyonları arasındaki yerini almış nadir hastanelerden biridir.
Bütünleşik Onkolojisine sahip dünyadaki sayılı hastaneler arasındadır.

